Hürriyet Mahallesi, Kız Kalesi Sokak No:3 İç Kapı: 2, 34403 Kâğıthane/İstanbul
trenfrdearruroja

Banka Çeki ile Dolandırıcılık Suçunda TCK 158/1-f Ağır Ceza Mahkemesi Görevlidir.

Banka Çeki ile Dolandırıcılık Suçunda TCK 158/1-f  Ağır Ceza Mahkemesi Görevlidir.

Basit dolandırıcılık suçlarının yargılamaları Asliye Ceza Mahkemelerinde görülmektedir. Ancak kimi zaman basit dolandırıcılık suçlarının yanında özel belgede sahtecilik, resmi evrak sahtecilik suçları da görülmektedir. Bu yazıda banka çeklerinin kullanılması durumunda dolandırıcılık suçunun ne şekilde ele alınacağına değineceğiz.

Banka çekleri, bankaların maddi varlıkları olduğundan bu çeklerin kullanılması suçun işlenmesine kolaylık tanıyorsa veya mağdurun iradesini sakalatmasına sebep veriyorsa o halde yargılama görevi ağır ceza mahkemelerindedir.

TCK 158/1-f) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,

hali görüldüğü üzere nitelikli hal olarak değerlendirilmiştir. Banka kurumlarının maddi varlığı olan çekin kullanılması da nitelikli halin oluşup oluşmadığı açısından önem arz edecektir. Yine Yargıtay 15. Ceza Dairesi         2013/21563 E.  ,  2016/872 Kararında ;

sanık …’ın resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından beraatına; sanıklar … ve …’nın ise dolandırıcılık suçundan beraatlarına ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Ayrıntıları Ceza Genel Kurulu’nun 28/12/2004 gün ve 2004/173-228 sayılı kararında da vurgulandığı üzere; yüklenen dolandırıcılık suçunun bankanın maddi varlıklarından olan çekin kullanılması suretiyle işlendiğinin iddia olunması karşısında; iddianamede resmi belgede sahtecilik suçundan da kamu davası açıldığı gözetilerek eylemin 5237 sayılı TCK’nın 158/1-f ve 204/1 maddelerinde belirtilen nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine, yargılamaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı olup, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26/01/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

 

Diğer Hukuki Makaleler :

Ziyaretçi Yorumları

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Bir Yorum Yazın

Hukuki Danışmanlık Ücretlidir. İletişim ve Randevu için arayabilirsiniz.
× Whatsapp