Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal suçu
Uyuşturucu maddelere ilişkin suçlar; 5237 sayılı TCK’nın İkinci Kitap, Topluma Karşı Suçlar başlıklı Üçüncü Kısım, Kamu Sağlığına Karşı Suçlar başlıklı Üçüncü Bölümünde 188 ilâ 192. maddeleri arasında uyuşturucu veya uyarıcı madde imal, ithal ve ihraç suçları ise Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti başlıklı 188. maddede düzenlenmiştir.
Hangi maddelerin uyuşturucu veya uyarıcı madde olduğuna ilişkin TCK’da bir tanım bulunmamakta olup, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kapsamının ve sınırlarının belirlenmesi hususunda, 2313 ve 3298 sayılı kanun hükümlerine ve taraf olunan uluslararası sözleşme hükümlerine bakılması gerekir.
“Uyuşturucu Maddelere Dair 1961 Tek Sözleşmesinin 1. maddesinin 1 (n) bendinde yer alan, “İmal deyimi: istihsal hariç, uyuşturucu madde elde edilmesini mümkün kılan bütün işlemleri ifade eder ve uyuşturucu maddelerin arıtılması ve diğer uyuşturucu maddelere dönüştürülmesi işlemlerini kapsar,” şeklinde uyuşturucu madde imali işlemini tanımlanmış olup bu bilgiler ışığında sözleşmedeki tanıma göre;
olup bu bilgiler ışığında sözleşmedeki tanıma göre;
a) Başlı başına uyuşturucu veya uyarıcı özelliği bulunmayan maddelerden, kimyasal işlemler sonunda uyuşturucu veya uyarıcı bir maddenin elde edilmesi (Başlı başına uyuşturucu veya uyarıcı niteliği bulunmayan maddelerden, tümüyle sentetik olarak uyuşturucu veya uyarıcı madde elde edilmesi),
b) Bir uyuşturucu veya uyarıcı maddenin başka bir uyuşturucu veya uyarıcı maddeye dönüştürülmesi (Morfinin eroine dönüştürülmesi gibi),
c) Herhangi bir uyuşturucu veya uyarıcı maddenin damıtma, elektroliz ya da flotasyon gibi yöntemlerle arıtılması (Bir karışım içindeki uyuşturucu veya uyarıcı nitelikteki etken madde oranının yükseltilmesi).
Durumlarında uyuşturucu veya uyarıcı maddenin imal edildiği kabul edilebilir.
imal kavramını; üretim dışında, doğal ya da sentetik olsun, uyuşturucu özelliği bulunan veya bulunmayan maddelerin, uyuşturucu özelliğini ortaya çıkararak, kullanmaya elverişli hale getiren faaliyetler şeklinde tanımlayabiliriz.
Belirtmek gerekir ki; uyuşturucu maddelerin niteliğinde herhangi bir değişiklik yapmayan işlemler imal kavramı içine girmez. Uyuşturucu madde imalinden söz edebilmek için, maddenin niteliğinde değişiklik olması gerekir. Örneğin kenevir bitkisinin yetiştirilmesi, yapraklarının toplanıp kurutulması, ufalanıp elenmesi, plaka haline getirilmesi imal kavramı içerisinde değerlendirilemeyeceği gibi, uyuşturucu maddenin muhafaza edilmesi için yapılan işlemler de, imal niteliğinde sayılmaz.
Yargıtay, bazı kararlarında yapılan işlemin imal olarak nitelendirilebilmesi için maddenin niteliğinde değişiklik yapılması yanında, bu işlemin basit olup olmadığını da göz önünde tutmuştur. Örnek olarak; esrar tozunun uçmasını ve dökülmesini engelleme amacıyla macun ve hap haline getirilmesini, kenevir bitkisinin sapçık ve yaprakçıklarının toz haline getirilmesini imal olarak nitelendirmemiş, bu işlemlerin basit nitelikte bir işlem olduğunu, maddenin kimyasal niteliğinde değişiklik yapmadığını kabul etmiştir.
Türk Ceza Kanunu Madde 188-
(1) Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı fiilinin diğer ülke açısından ithal olarak nitelendirilmesi dolayısıyla bu ülkede yapılan yargılama sonucunda hükmolunan cezanın infaz edilen kısmı, Türkiye’de uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı dolayısıyla yapılacak yargılama sonucunda hükmolunan cezadan mahsup edilir.
(3) Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.(1)(2)(Ek cümle: 18/6/2014 –6545/66 md.) Ancak, uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası on beş yıldan az olamaz.
4) (Değişik: 27/3/2015-6638/11 md.) a) Yukarıdaki fıkralarda belirtilen uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin eroin, kokain, morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri veya bazmorfin olması,b) Üçüncü fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüzmetreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi, hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(5) (Değişik: 18/6/2014 –6545/66 md.) Yukarıdaki fıkralarda gösterilen suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza bir kat artırılır.
(6) Üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olan ve uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran her türlü madde açısından da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır. (Ek cümle: 29/6/2005 –5377/22 md.)Ancak, verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.
(7) Uyuşturucu veya uyarıcı etki doğurmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan ve ithal veyaimali resmi makamların iznine bağlı olan maddeyi ülkeye ithal eden, imal eden, satan, satın alan, sevk eden, nakleden, depolayan veya ihraç eden kişi, sekiz yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(8) Bu maddede tanımlanan suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, dişteknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Uyuşturucu İmalatı Emsal Yargıtay Kararları
20. Ceza Dairesi 2018/1653 E. , 2018/2744 K.
“İçtihat Metni”
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Temyiz incelemesi; duruşmalı inceleme talebinde bulunan sanık müdafiinin yöntemine uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmaya gelmemesi ve geçerli bir mazeret de bildirmemesi nedeniyle duruşmasız olarak yapılmıştır
“Uyuşturucu Maddelere Dair 1961 Tek Sözleşmesinin 1. maddesinin 1 (n) bendinde yer alan, “İmal deyimi: istihsal hariç, uyuşturucu madde elde edilmesini mümkün kılan bütün işlemleri ifade eder ve uyuşturucu maddelerin arıtılması ve diğer uyuşturucu maddelere dönüştürülmesi işlemlerini kapsar,” şeklinde uyuşturucu madde imali işlemini tanımlanmış olup bu bilgiler ışığında sözleşmedeki tanıma göre;
a) Başlı başına uyuşturucu veya uyarıcı özelliği bulunmayan maddelerden, kimyasal işlemler sonunda uyuşturucu veya uyarıcı bir maddenin elde edilmesi (Başlı başına uyuşturucu veya uyarıcı niteliği bulunmayan maddelerden, tümüyle sentetik olarak uyuşturucu veya uyarıcı madde elde edilmesi),
b) Bir uyuşturucu veya uyarıcı maddenin başka bir uyuşturucu veya uyarıcı maddeye dönüştürülmesi (Morfinin eroine dönüştürülmesi gibi),
c) Herhangi bir uyuşturucu veya uyarıcı maddenin damıtma, elektroliz ya da flotasyon gibi yöntemlerle arıtılması (Bir karışım içindeki uyuşturucu veya uyarıcı nitelikteki etken madde oranının yükseltilmesi).
Durumlarında uyuşturucu veya uyarıcı maddenin imal edildiği kabul edilebilir.
Olay, yakalama ve arama tutanakları ile tüm dosya kapsamına göre; sanığın beyanıyla tespit edilen Tepecik Mah. Bedir Sk. No: 5 K. 3 Geyve/Sakarya sayılı adreste yapılan arama ile kolluk tarafından bilinen adresi ve mernis adresi olan Tepecik Mah. Hira Sk. No: 35 Geyve/Sakarya adresinde ele geçirilen, yeşil renkli bitkiler, toz maddeler ve diğer materyaller ile ilgili olarak ‘’XLR 11‘’ isimli sentetik kannabioidin imal etmeye elverişli olup olmadığı hususunda Adli Tıp 5. İhtisas Kurulu’nun 24/08/2015 tarihli raporunun sonuç bölümünün (2) numaralı kısmında “Çok miktarda sentetik kannabinoid emdirilmiş ve emdirilmemiş bitkisel madde, üzerlerinde bulaşıklılık saptanan leğen, gaz maskesi, huni, damacana, sulama ibriği ve terazinin birlikte bulunması hususu tüm olarak değerlendirildiğinde, sorulduğu üzere bu malzemelerin imalatta kullanılmış olduğu oy birliği ile mütalâa olunur.” şeklinde görüş bildirilmiş ise de ele geçirilen tüm madde ve materyaller ile Uyuşturucu Maddelere Dair 1961 Tek Sözleşmesinin 1. maddesinin 1 (n) bendine göre “XLR-11’’ isimli sentetik kananabinoidin imal edilmeye elverişli olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’ndan rapor alınıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2- Ele geçen uyuşturucu madde miktarı ve imalde kullanılan malzemeler dikkate alındığında temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, re’sen de temyize tabi olan hükmün, BOZULMASINA, CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, tutuklu kalınan süre ve tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmamasına göre sanık müdafiinin tahliye talebinin reddine 07.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2015/11721 E. , 2017/1325 K. Teşebbüs aşamasında kalan uyuşturucu imalatı suçunun, T.C.K 35 hükümleri uygulanmadan verilen kararın bozmuştur.
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanık …’un savunmasının aksine, diğer sanıkların suçuna iştirak ettiğine veya ele geçen maddelerle ilgisi olduğuna dair, mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden yüklenen suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Adli Tıp 5. İhtisas Kurulu’nun 23.11.2009 tarihli raporunda metamfetamin imalatının gerçekleşmiş olduğunun belirtilmesi karşısında, sanıklar …, …, …’nın eyleminin tamamlanmış uyuşturucu madde imal etme suçunu oluşurduğu gözetilmeden, suçun teşebbüs aşamasında kaldığı gerekçesiyle sanıkların cezasından TCK’nın 35. maddesi uyarınca indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısı ile sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 30.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Uyuşturucu Avukatı İstanbul ( Adliyelerin Yetkileri )
Kartal, Maltepe, Pendik, Sancaktepe, Sultanbeyli, Üsküdar, Beykoz, Şile, Tuzla, Çekmeköy, Kadıköy, Küçükyalı, Bostancı, Ataşehir, Ümraniye ve Adalar ilçelerinin bağlı olduğu İstanbul Anadolu Adliyesine bağlıdır.
Zeytinburnu, Esenler, Bakırköy, Bahçelievler, Bağcılar, Güngören gibi semtler Bakırköy Adliyesi yetkilidir.
Esenyurt, Beylikdüzü gibi semtler Büyükçekmece Adliyesi yetki alanındadır.
Çağlayan, Kağıthane, Şişli, Sarıyer, Fatih, Eyüp, Eminönü, Beşiktaş, Bayrampaşa gibi ilçeler ise İstanbul Adliyesi ( Çağlayan Adliyesi ) ‘ne bağlıdır. İstanbul sınırları içerisinde bir uyuşturucu avukatı – uyuşturucu davalarına bakan avukat ile bu adliyelerdeki anlaşmazlıkların takibini yapabilecektir.
Genel olarak uyuşturucu davalarının temel cezalarıdır. Tabiki nitelikli halleri olan uyuşturucu maddenin çocuklara satılması, okul vb yerlerde satışının yapılması gibi cezanın arttırıcı unsurları da bulunmaktadır. Bu sebeple bu davalar da davanın en başından yani uyuşturucu davasının soruşturma aşamasından itibaren uyuşturucu davaları ile ilgili ceza avukatı ile davaların görülmesi olası hak kayıpları yaşamanızı engelleyecektir.