Türkiye’nin en büyük kamu binası olan dünyanın en büyük adliyesi olduğu belirtilen İstanbul Anadolu Adalet Sarayı, Ocak 2013’te hizmete girdi. Kartal Anadolu Adalet Sarayı’nın yetki bölgesi Kadıköy, Üsküdar, Ümraniye, Kartal, Pendik, Tuzla, Sultanbeyli ve Adalar’dan oluşmaktadır. Ağır ceza ve asliye ceza mahkemelerinin oldukça büyük olduğu bu adliye’de fiziki şartlar yeterli olsada yine bir çok sıkıntılar bulunmaktadır.
En başta adliyenin çevresini saran dilekçe ve çoğu eşgal kişilerin adliye önünde “dilekçe, dilekçe” diyerek dolaşması en büyük problemlerden..
İşin ehliyet sahibi olan avukatlar tarafından incelenmemesi bu dosyalar da kişilerin hak kaybına uğraması anlamına gelse de maalesef bu dilekçeci kişiler tarafından yazılmaktadır. Bu hususlar yasak olsa da neden burada bir iyileştirme olmadığı da ayrı bir soru..
Hikayesini duyduğum bir olayda büyük dilekçee yazıılııır panoları arasında, avukatlık bürosu tabelasının kaybolduğunu düşünen bir avukat tabelasına ufacık bir dilekçe yazılır yazısının yazılmasına karşın hakkında işlem yapıldığını öğrendim.
Adliye çevresinde icra, hukuk davaları gibi ağırlıklı çalışan avukatlar olduğu gibi dava sayısı bakımından ceza davaları üzerine çalışmış birçok ceza avukatı bulunmaktadır. Kanunumuzda ceza avukatı gibi bir terim bulunmasada dediğim gibi insanların daha çok ceza davaları üzerine çalışan avukatlar için kullandığı bir tabir diyebiliriz. Yaşadığınız her hukuksal problemin üzerine çalışan bir çok avukat bulunmaktadır. Bu sebeple dilekçeci veya arzuhalciler yerine avukatlardan destek almanız sağlıklı olacaktır.
