Hükmün Gerekçesiz Olması CMK 230 – CMK 289

Ceza muhakamesi kanununa göre kurulan her hükmün açık ve hukuka uygun yollarla elde edilen delillerin tümünün de tartışılması gerekmektedir. Ayrıca gerekçeli karar hakkı, AİHM sözleşmesinin Adil yargılanma hakkının en temel unsurunu teşkil etmektedir. Eğer ki bir telefon dinlemesi, teknik takip tutanağı dosyada mevcut ise bu delillerin ve görüşmelerin ortaya konulması lazım gelir. Özellikle Uyuşturucu ticareti suçlarında, örgütlü suçlarda ağır ceza mahkemelerinde yapılan yargılamalar da genel fiziki takip, telefon dinlemesi tedbirleri bulunur. Anayasa’nın 141. maddesinin 3. fıkrası ile 5271 sayılı CMK’nın 34 ve 230. maddeleri gereğince, hükmün gerekçe bölümünde sanıkların lehindeki ve aleyhindeki delillerin belirtilmesi, bu kapsamda hangi sanıkların hangi tarihte kimle ne şekilde telefon konuşması yaptığının ve bu konuşmaların nasıl yorumlandığının açıklanması, gerçekleşen somut olgularla bağlantısının gösterilmesi, fiziki takip tutanakları ile haklarında uyuşturucu madde ticareti suçundan soruşturma yürütülen diğer sanıklar beyanlarının birlikte irdelenmesi, tüm delillerin ayrı ayrı tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilenlerin belirlenmesi, ulaşılan kanıya göre sanıkların sabit kabul edilen fiilleri açıklanarak bunun nitelendirilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme sonucu yetersiz gerekçe ile CMK’nın 289. maddesine aykırı olarak hüküm kurulması Yargıtayca bozma sebebi olarak görülmüştür. Bu sebeple gerekçesiz veya yeterli gerekçe olmadan varılan kararlara ilişkin ceza avukatı ve sanıklar temyiz dilekçelerinde bu hususlara yer vermeleri isabetli olacaktır.